Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu- TCK 160
- Av. Batuhan PALA
- 25 Şub
- 2 dakikada okunur

Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Nedir
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşyalar üzerinde tasarrufta bulunmak, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 160. maddesinde, Malvarlığına Karşı Suçlar başlığı altında suç olarak düzenlenmiştir. Bu suç, başkasına ait bir eşyanın hukuka aykırı şekilde sahiplenilmesini önlemeyi amaçlamakta olup, temel hedefi mülkiyet hakkının korunmasıdır.
Madde | TCK 160 |
160/1 | Kaybedilmiş olması nedeniyle malikinin zilyedliğinden çıkmış olan ya da hata sonucu ele geçirilen eşya üzerinde, iade etmeksizin veya yetkili mercileri durumdan haberdar etmeksizin, malik gibi tasarrufta bulunan kişi, şikayet üzerine, bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. |
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunun Unsurları
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun oluşabilmesi için aşağıdaki unsurların bulunması gerekmektedir:
Fail (Suçu İşleyen Kişi): Bu suç herkes tarafından işlenebilir. Önemli olan, eşyanın başkasına ait olduğunu bilerek ve bu bilinçle hareket edilmesidir.
Mağdur (Zarar Gören Kişi): Suçtan zarar gören kişi, eşyanın yasal sahibi veya hak sahibi olan kişidir.
Eşyanın Durumu: Eşyanın kaybolmuş veya hata sonucu başkasının eline geçmiş olması gerekmektedir.
Hukuka Aykırılık: Eşyayı sahibinin izni olmadan almak, kullanmak veya üzerinde malik gibi tasarrufta bulunmak hukuka aykırıdır.
Kast Unsuru: Suçun oluşabilmesi için failin, eşyayı bilerek ve isteyerek sahiplenmesi gerekmektedir.
Şikâyet Gerekliliği: Bu suç, takibi şikâyete bağlıdır. Yani mağdurun şikâyette bulunmaması halinde soruşturma veya kovuşturma yapılamaz.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu Nasıl İşlenir
Kaybolmuş veya yanlışlıkla ele geçirilmiş bir eşyayı sahibine iade etmemek veya yetkili makamlara bildirimde bulunmaksızın malik gibi tasarrufta bulunmak, bu suçun işlenmesine sebep olur. Ancak, sahipsiz bir eşyayı almak bu suçu oluşturmaz.
Örnek Olarak:
Telefonun Bulunması: Sokakta bulunan bir cep telefonunun sahibine teslim edilmemesi ve satılması halinde bu suç işlenmiş olur.
Yanlışlıkla Gönderilen Para: Bir banka hesabına yanlışlıkla yatırılan paranın sahibine iade edilmemesi ve harcanması hukuka aykırıdır.
Kaybolan Cüzdan: Bir restoranda unutulan cüzdanı bulan kişinin, yetkili mercilere veya sahibine teslim etmek yerine kullanması suç teşkil eder.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunun Cezası
TCK 160. maddesi hükümleri gereğince kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunun cezası 1 yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçunda Şikayet ve Uzlaştırma
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu, şikayete bağlı bir suçtur. Bu suçla ilgili olarak, mağdurun şikayetçi olması gerekmektedir; aksi takdirde, resen soruşturma başlatılmaz. Mağdurun şikayetten vazgeçmesi durumunda, ceza davası düşer.
Şikayet süresi, mağdurun fiil ve faili öğrenmesinden itibaren 6 aydır. Ayrıca, dava zamanaşımı süresi ise 8 yıldır.
Bu suç, uzlaştırmaya tabi suçlar arasında yer almaktadır.
Son Söz
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçirilen eşyalar üzerinde tasarrufta bulunmak, hukuka aykırı bir fiil olup, cezai yaptırımları bulunmaktadır. Bir eşyanın kaybolmuş veya hata sonucu ele geçirilmiş olması, onun hukuka uygun olarak sahiplenilebileceği anlamına gelmez. Bu tür durumlarda, eşyanın en kısa sürede yetkili mercilere veya sahibine iade edilmesi gerekmektedir.
Bu durumda şu adımları takip etmenizi öneririz:
Kaybolmuş bir eşya bulduğunuzda, en kısa sürede sahibine veya en yakın yetkili mercilere teslim etmelisiniz.
Yanlışlıkla hesabınıza yatan bir para varsa, derhal ilgili kuruma veya kişiye bildirmeniz gerekmektedir.
Kamuya açık bir alanda bulduğunuz eşyaları, güvenlik görevlilerine veya emniyet birimlerine teslim etmelisiniz.
Bu tür durumlarda yanlış bir tasarrufta bulunmanız, hukuki sorumluluk doğurabilir. Emin olmadığınız bir durumda mutlaka bir avukata danışmanız önemlidir.